TATLIPINAR KÖYÜ
Tatlıpınar Köyü 1877-78 Osmanlı-Rus Savaşı (93 Harbi) sonrası, Macaheliâ’den göçen gürcüler tarafından kurulmuştur. Bazı sülalelerin, Macaheliâ’nin Eprat (Efeler) ve Zedvake (Düzenli) köylerinden göç ettiği bilinmekle beraber, diğer sülalerin Macaheliâ‘nin hangi köylerinden göç ettiği net olarak bilinememektedir. İlk gelenlerin 4, 11, veya 12 hane olarak geldiğine dair farklı bilgiler vardır.
Bu bilgilerin farklı oluşunun muhtemel iki nedeni vardır: Birincisi, göç güzergahları farklı olduğu halde sonradan aynı köye yerleşilmiş olması (Karadeniz üzerinden gemi ile yapılan ve sonradan içerilere uzayan yolculuk, dört hanenin Kızılırmak‘ı takip ederek gerçekleştirdikleri yolculuk), ikincisi ise ilk gelenlerin köy kurulana kadar birkaç sene Kalekale, Geydoğan, Çatma, Ayvalısokak gibi farklı köylerde misafir olarak kalması.
Tatlıpınar Köyü’ndeki sülale isimleri ve bu sülalelerin nerelerden göç ettiğine dair kesin bilgiler şu şekildedir:
Seferberlik yılları diye ifade edilen I. Dünya Savaşı ve İstiklal Harbi yıllarında savaşa giden kırküç kişiden kırkının şehit olduğu, sadece üç kişinin geri dönebildiği anlatılmaktadır.
1940’lı yıllara kadar Darmaderesi (Dermağeley) adı ile Tokat İli Erbaa İlçesine bağlı olan köy, 1944 yılında Amasya’ya bağlı bir ilçe haline getirilen Taşova’ya bağlanmış, sonrasında da Tatlıpınar adını almıştır. Amasya’ya 63, Taşova’ya 23 km uzaklıktadır. Sulak ve ormanlık bir araziye sahip olan köyde tarıma elverişli alanlar kısıtlıdır. Dilmiyan, hallikedi, zedayvake, kvedavake, kelhuseynis gilte, karacakana, tongeli, çevçuhuri, kindziani kana keremitluh, nasahlebi, muhemmedas skali, köydeki yer ve arazi isimlerinden bazılarıdır. Köy arazisinin büyük bölümünü kaplayan ormanlık alanlarda ve dere yataklarında; shemla (meşe), sipela (gürgen), datvihalay, kavlağani (çınar), kiren, ıhlamur, söğüt, iğde, vazi, tela, leka, guldidi, endirek, gökçe, çam, demirağacı gibi ağaç türlerinin yanı sıra bulğvi, cincari (ısırgan otu), kuşburnu, markvala (böğürtlen), miniki (madımak) ekalay, şaşprami, marskvi, sokopiçka, soko, dvaluri gibi gıda için tüketilen bitki türleri de yetişmektedir.
Köy nüfusunun büyük çoğunluğu, ekonomik nedenlerden ötürü Almanya, Avusturya gibi yabancı ülkelerle İstanbul, Ankara gibi büyük şehirlerde yaşamaktadır. 70 civarında haneden oluşan köyün nüfusu, 2000 yılı genel nüfus sayımında 212 olarak tespit edilmiştir. Köyde ilkokul 1948-49 yıllarında açılmış; 8 yıllık eğitim zorunluluğunun kabul edilerek taşımalı eğitim sistemine geçilen 90’lı yılların sonunda öğrenci sayısının az olması nedeniyle kapatılmıştır. Halen ilkokula giden öğrenciler, taşımalı sistemle komşu köy Ballıdere İlköğretim Okulu’nda eğitim görmektedir.
Köyün Macaheli’den göçen büyükleri, uzun arayışlar sonrasında memleketlerine benzeterek karar kıldıkları Darma Deresi’nin oluşturduğu vadi yamaçlarında Doğu Karadeniz yerleşim tarzına uygun olarak, dağınık bir şekilde evlerini inşa etmişlerdir. Bu evlerin ahşaptan inşa edilmiş olup, çoğunun, alt katlarının ahır olarak kullanılmak üzere iki katlı yapıldığı belirtilmektedir. Yine o zamanlar hemen herkesin bahçesinde nalya (serender) olduğu söylenmektedir. Yayla evleri de diğer obalardaki evler taş duvardan olduğu halde ahşaptan inşa edilmiştir. 1966 yılında yaşanan sel felaketi sonrası köy daha aşağılara taşınmış, bu ilk yapılan evler bahçelik alanları genişletmek maksadıyla yıkılmıştır. Her yıl yaylada düzenlenen, başboğanın seçildiği boğa güreşlerinin yanı sıra kendine güvenen delikanlıların harmanlarda tuttukları güreşler köylünün başlıca eğlence kaynaklarından olmuştur.
Köyün 70’li yıllara kadar geçim kaynakları ormancılık, hayvancılık ve tarım olmuştur. Yine bunların dışında duvar ustalığı, çatı ustalığı, silah ustalığı, marangozluk, kalaycılık gibi değişik türden meslekler de geçim kaynaklarındandır. Köyün elması ve özellikle kirazı civar şehirlerde kurulan pazarlarda nam salmıştır. Kışlık odun temini, ev inşaatı, tarla tapan işleri gibi ağır işler imece (meci) usülüyle yapılmış; dere kenarlarında kurulu olan su değirmenlerinde köy halkının mısır ve buğdayının üğütülmesinin yanı sıra civar köylerden gelenlerin de bu türden ihtiyaçlarına cevap verilmiştir. Bugün köyde kalan nüfusun çoğunluğunun yaşlı olması, ürünlerin pazarlanmasına yönelik çalışmaların yetersiz oluşu gibi nedenlerle, tarımsal faaliyetler asgari düzeye inmiş olsa da son yıllarda meyvecilik ve kısmen hayvancılık alanlarında kıpırdanma olduğu söylenebilir.
Tatlıpınar köyündeki Gürcü kültür dokusu, başta dışa verilen büyük oranlardaki göç olmak üzere, çoğu teknolojik ürünün artık köylerde dahi kullanılır hale gelmesiyle yaşanan modernleşme, dışarıyla yapılan evliliklerin çoğalması, kültürel değerlerin korunmasına yönelik bilincin yaygınlaşmaması gibi nedenlerle özellikle son otuz yıl içerisinde büyük bir tahribat yaşamıştır. Bugün yaşlı kuşağın tamamı, günlük hayat içerisinde, ana dilleri Gürcüce’yi Türkçe’ye nazaran çok iyi derecede kullanabiliyorken bu durumun yaşça daha küçüklere inildikçe zayıfladığı, gençler arasında Gürcüce’nin bu denli rağbet görmediği söylenebilir.
Yine günlük konuşmalarda, neredeyse tamamen Gürcüce ve Türkçe kelimelerin harmanlandığı cümlelerle konuşulduğu görülmektedir. Tatlıpınar Köyü’nde konuşulan gürcüce büyük oranda Macaheli diyalektiğiyle benzerlik arz eder:
ratom: niye, ne için
tatmani, TaTmani: eldiven
gaivar, kaivar: iyiyim
uheşi, uxeSi: saygısız, şımarık
dzğmartli, Zrmartli: muşmula
hage: tamam
Türkiye’de yaşayan diğer çveneburi köylerinde olduğu gibi Tatlıpınar köyü Gürcüleri de bu topraklara yazılı kültür ürünleri taşıyamamışlar, belleklerinde taşıdıkları sözlü kültür ürünlerini de şimdilerde yitirme tehlikesiyle karşı karşıya kalmışlardır. Köyde yaşatılan sözlü kültür ürünlerinden bazıları şunlardır:
İgel gağma tetri kva / Heli davgar aramkva / Hori nanay hori nanay
İgel gağma nalya / Cer sadili malya / Hori nanay hori nanayİgel gaRma TeTri qva / xeli davkar aram qva/ xori nanai xori nanai
igel gaRma nalia / jer sadili malea / xori nanai xori nanaiVir kur uheven ra ehahuneba / vir yur uxeven ra exaxuneba
kendinden haberi olmayanlar insanlar durumuna binaen kullanılan, eşeğin kulağını kesiyorlarmış, bu ne gürültüsü demiş şeklinde çevrilebilecek bir deyim.
Meryema bibi meryema bibi
Himkenidan damasahlo / gamathvo
meriema bibi meriema bibi
himkenidan damasaxlo / gamaTxvoâ€
Çocukların üzerlerine uğur böceği konduğunda, böceğin uçacağı taraftaki köyden evleneceklerine inanarak söyledikleri; “meryem hala meryem hala ne taraftan evleneceğim†şeklinde çevrilebilecek bir şiir.
Yukarıda geçen “hori nanay†nakaratlı şarkı (simğera – simrera ) yaşlıların çocukluk zamanlarından belleklerinde kalan ve horom oynarken söylenildiğini belirttikleri sözlerdendir. Macaheliâ’den ilk geldiklerinde yanlarında getirdikleri iki adet muzika ile özellikle kış aylarında hemen her gece düz horom, deli horom gibi türlü oyunların oynandığı söylenmekle beraber bugün düğünlerde maalesef unutulan Gürcü oyunlarının yerini simsim, misket vb. türden yöresel oyunlar almıştır. Çelik-çomak oyununun benzeri lika (lika) adlı oyun ile kodvela (yodvela) adlı oyunlar garganilerle (gargani) oynanan gürcü çocuk oyunlarıdır.
Köyde çoğu kişinin bir lakabının (xili) olması ilginç; aynı zamanda köy insanının karakterinin ve dille kurdukları münasebetin anlaşılması bakımından üzerinde durulması gereken bir husustur. “sanator-sanaTori, geygel-geigeli, çiçmugay-CiCmukai, kotmanay-koTmanai, sipsipa-sifsifa, patera-faTera, bulula-pulula, cece-WeWei, pintso-finwo, bunca-bunja, tahtaha-TaxTaxa, takvi-Tayvi, humbala-xumpala, doşomi-toSomi, gapsunyan-kafsunian, hotana-xotana, mani-mani, poso-foso, tsivtsiva-wivwiva, guntuli-kuntuli, çotani-Wotani, putkara-fuTkara, kobul-yobuli, aptara-aftara, lompap-lompap, çitibude-CiTibude†köydeki lakaplardan bazılarıdır.
Her türlü olumsuz etkene rağmen bugün yaşatılabilen kültürel değerlerden biri de yemek kültürüdür. Mısır unu ve cevizle beraber şaşprami, kindzi gibi baharatlar Çveneburi yemeklerinde çokça kullanılır. Cadi, phali, malahto, dabusuni, şorva, ğomi lobyo, şavi lobyo, sinoray, hirhitoni, dudutsi gibi çok sayıda yemek ve tatlı çeşidi vardır.
Özellikle mısır tarlalarını domuzların tehdidinden korumak maksadıyla yapılan ve kış ayları boyunca devam eden sürek avları (avgari), yine kurt,elik (karaca) ve tavşan avları köylünün önemli eğlencelerinden biridir. Çocukların şaşvi (SaSvi – karatavuk) ve çhikvi (Cxikvi – alakese) avları ise nişancılıklarını geliştirdikleri, bir nevi daha büyük avlara katılmaları için yaptıkları hazırlık mahiyetindeki avlardır. Yörenin en iyi avcıları gürcülerdir. Çoğu zaman abartı unsuruna fazlaca yer veriliyor olsa da av hikayeleri, akşam sohbetlerinin vazgeçilmez konularındandır.
Son yıllarda özellikle Tatlıpınar Köyü gençlerinin, yozlaşmakta olan kültürel değerlerin yaşatılabilmesi için çeşitli çabalar sarfettikleri görülmektedir. www.sopeli.com, www.tatlipinar.com adlı internet siteleri bünyesinde ortaya konan çalışmalar bu çabaların bir mahsülü niteliğindedir.
Seyit Ömer Onat
mehmet
Eylül 12, 2007cok güzel köyünüuz war allah sizi bozmasin
yasemin erkoç
Ocak 3, 2008merhaba ben asemin tatlıpınardan istan buldan yzıyorum sizi ve köyümü çok seviyorum
Seyit Ömer ONAT
Ocak 7, 2008Gamarjobat!
Düzeltme:
Yukarıdaki yazının kaleme alındığı dönemde edinememiş olduğum bir bilgiyi Fahrettin Çiloğlu’nun Acara Mektupları adlı kitabından hareketle tahminen belirtmiş ve sonuna soru işareti koymuştum. Yazıda, sülale adlarının bulunduğu bölümde Muradoğlular’ın tarihi Gürcüce soy adlarının Beridze olabileceğini belirtmiştim. Ancak bu yaz Macahel’e gerçekleştirdiğim ziyaret ve konuya vakıf Macahelli büyüklerle yaptığım istişare sonucunda Muradoğluların bugün Macaheli’nin Batum tarafında kalan Çukhutuneti köyünde yaşadıkları ve Kobuladze soy adını (gvari) kullandıkları bilgisine ulaştım. Zedvake’den göçen Muradoğluların bir kısmının Samsun Çarşamba bir kısmının da Ordu Ünye’de yaşadıkları edinebildiğim diğer bir bilgidir.
yusuf ERKOÇ
Ocak 19, 2008slamınaleyküm SİTEMİZ ÇOK GÜZEL HERŞEYİ GÜZEL DÜŞÜNMÜSÜNÜZ ELLERİNİZE SAĞLIK HEPİNİZİ ÇOK SEVİYORUM ALLAHA EMANET OLUN KÖYÜMÜZÜN GÜZEL İNSANLARII YUSUF ERKOÇ
Enes ERER
Mayıs 29, 2008SELAMUN ALEYKUM! koyumuzun sıtesı cok guzel olmus bu sıteyı kuranlardan ALLAH razı olsun memleketımıze gurbette duydugumuz hasretı bı nebze olsada duygularımızı yatıstırmaya yetmektedır. cumleten ALLAHA EMANET OLUN..
ayşenur
Haziran 14, 2008Tatlıpınar köyü Taşova’nın en güzel köyüdür.
hatice rekoç
Haziran 28, 2008köyümüz çok güzel sitede güzell köyümü çok sevyorum herkesi çok sevyorum bu siteyi açadanda allah razi osun herkese selamlar
emrah erdem
Temmuz 17, 2008taner slm köy nasıl iyi senin siten ne oldu yukardakı msn nem
emrah erdem
Temmuz 17, 2008koyuyumuz güzel gezilip görülmesi lazım recep erdemin dorunuyum
dogan kibar
Ağustos 19, 2008gereksiz olan bir site bence sizi tanısalar ne olur tanımasalar
Malik
Ağustos 29, 2008bu SITE COK GÜZEL ve köy cok güzel
CEMAL OGLU EMİN ONAT
Eylül 7, 2008BİZİM KOYUMUZ GÜZEL KOYUMUZUN SİTESİ EH İŞ TE İNSAN BİZLERİ ÇEKİP TE KOYAR BEEE
melek yurdakul
Eylül 13, 2008slm
melek yurdakul
Eylül 13, 2008slm siteniz cok yawas gidiyor yenililer bekliyoruz ins
basarilar
havva sayan
Ekim 14, 2008köyümüzün güzelliklerini bize gösterdiğiniz için çok teşekkür ederim.tatlı pınarlı olmak bir ayrıcalıktır.ama daha çok fotoğraf görmek istiyoruz.
ebru onat akay
Ekim 30, 2008eline sağlık.ben de çok foto istiyorum :))
osman darba
Kasım 12, 2008yalancının
ahmet erkoç
Kasım 19, 2008selam gurculer sitemizi beğendim güzel olmuş köyümüzde güzel insanlarıda
bülent koç
Kasım 23, 2008hulusi madenın kırazları süper allah razı olsun çok mükemmel. bir insan her kıraz zamanı giderim çok misaafirpelver
biri
ayrıca bütün tatlıpınarlılara selamlar
abici
Aralık 31, 2008gamarcoba ben muharrem sentürkün damadiyim yani nurten sentürkün gürcü esi köyünüze henüz gelemedim ama sayfanizdan gördügüm kadariyla ayni bizim köy gibi insanlarinizi azda olsa tanidim sanki kirkyillik akrabam gibi hepisi cok iyi insanlar zaten gürcü degilmi camurdan olsun benim olsun beni taniyan herkese cok slm insallah en kisa zamanda görüsmek umuduyla kendinize iyi bakin karkobit nezafet atabay(kokoladze,abici)
baris altin
Ocak 2, 2009site cok guzel bazen koyun guzelliklerine bakiyorun lutfen boyle devam edin
Savas Altin
Ocak 18, 2009Evet cook güzel site devam edin ve hep yenilemeler yapin
emin
Şubat 21, 2009çok güzelde bide aşagı mahalleyi çekip te koyun
comba
Nisan 26, 2010selamun aleykum koyumuz muhtesem 1 bır numara co ıse lamazıyarom meravı artuk herkese slm koyumuz bır numara gerısı bos combaaaaaaaaaaa\*
comba
Nisan 26, 2010ben osman kucuk comba koyumuz halkına cok tesekkur edıyorum boyle bır ıse vesıleye oldugu ıcın ınsan manzaraları seyrettıkce bıle kendını koyde hıssedıyor bundan guzel bısey varmı.butun almancılara burdan slm yolluyorum.saygılar.
mevlut senturk
Mayıs 2, 2010slm bütün tatlipinar halkina
Nevin Sayan
Eylül 6, 2023Ben Avusturyadan Nevin Sayan Tatlıpnar köyüne Selam❤️❤️❤️
Sıtenizi çok begendim..Çok sagolun varolun